TAHARET HÜKÜMLERİ / Suların Hükmü

Soru 71: Tazyiksiz olarak yukarıdan aşağıya doğru akan az suyun alt tarafı necise ulaşırsa, üst tarafının hükmü nedir?
Cevap: Eğilimi, "su yukarıdan aşağıya doğru akıyor" denecek miktarda olursa, yukarıdan aşağı doğru a-kan suyun üst tarafı temizdir.

Soru 72: Necis olan bir kumaşı, akar su veya kür suda yıkarken pak olması için onu suyun dışında mı sıkmak gerekir, yoksa suyun içinde de sıkmak yeterli midir?
Cevap:Suyun içinde sıkılması veya hızla hareket ettirilmesi yeterlidir.

Soru 73: İçindeki doğal tuz sebebiyle yoğunlaşan de-niz suları, örneğin, Urumiye Gölü'nün suyu ve ondan daha katı olan sularla abdest alma ve gusletmenin hük-mü nedir?
Cevap: Suyun, içindeki tuz dolayısıyla yoğunlaşması, ona mutlak su denilmesine mani olmaz; mutlak suyla ilgili şer'î hükümlerin bir su hakkında geçerli olmasındaki ölçü, halkın ona mutlak su demesinden ibarettir.

Soru 74: Bir suya kür hükmünü uygulamak için onun kür olduğunun bilinmesi farz mıdır, yoksa önceden kür olduğu bilinirse şimdi de kür olduğuna karar verilebilir mi? Mesela; Tren deposu ve benzerlerinde olan sular gibi?
Cevap: Suyun önceden kür olduğu bilinirse, yine de kür olduğuna karar verilmesi caizdir (kür su hükmündedir).

Soru 75: İmam Humeyni'nin İlmihali'nin 147. mese-lesinde şöyle bir fetva yer almıştır: "İyiyi kötüden ayırt eden çocuğun taharet ve necaset hakkındaki sözüne, baliğ oluncaya kadar itibar edilmez." Bu fetva pratikte bir çok zorluklara sebep oluyor.Örneğin anne ve baba buluğ yaşına erinceye kadar tuvalet sonrası çocuğu temizleme işini üstlenmek zorunda kalacaklardır. Bu durum karşısında şer'î görevimiz nedir?
Cevap: Bulûğ çağına yakın bir yaşta olan çocuğun sözüne itibar edilir.

Soru 76: Bazen suya klor gibi bazı maddeler döküldüğünde su süt rengini alıyor; böyle bir suya muzaf su denilir mi? Ve böyle bir suyu abdest alma ve diğer paklık gerektiren işlerde kullanmanın hükmü nedir?
Cevap: Bu su, muzaf su hükmünde değildir?

Soru 77: Bir şeyi temizlemede akar su ile kür su arasında bir fark var mıdır?
Cevap: Bu açıdan bu ikisi arasında hiçbir fark yoktur.

Soru 78: Kaynatılarak buharlaştırılan tuzlu suyun bu-harından oluşan su ile abdest alınabilir mi?
Cevap: Kaynayan tuzlu suyun buharından oluşan su damlalarına mutlak su denilirse, mutlak su hükmündedir.

Soru 79: Necis olan elbiseleri çok su ile yıkarken sık-mak gerekiyor mu? Yoksa necasetin akıp gitmesinden sonra üzerinden su akması yeterli midir?
Cevap: Çok suda necasetin bertaraf olmasından sonra silkelemekle bile olsa suyun ona nüfuz ederek ayrılması yeterlidir ve sıkmaya gerek yoktur.

Soru 80: Necis olan büyük bir sergiyi veya halıyı musluk suyu ile yıkadığımızda, sadece necis olan yere borulardan gelen suyun akıtılması yeterli midir? Yoksa artık suyun ondan ayrılması da mı gerekiyor?
Cevap: Borulardan akan suyla temizlerken artık suyun çıkarılması veya çıkması şart değildir; ayn-ı necisin (necisin kendisinin) giderilmesinden sonra suyun necis olan yere ulaşıp akmasıyla o şey pak olur.

Soru 81: Ayağın veya ayakkabının altı necis olduğunda pak olması için on beş adım yürümek şarttır. Acaba; bu on beş adım yürümek ayn-ı necaset yok olduktan sonra mıdır, yoksa ayn-ı necaset giderilmeden de yeterli midir? Başka bir ifadeyle; on beş adım yürümekle ayak altındaki ayn-ı necaset yok olursa ayak altı pak olur mu?
Cevap: Ayağının veya ayakkabısının altı necis olan birisi, on adım kadar kuru ve temiz bir zeminin üzerinde yürürse; aynı necasetin bertaraf olması şartıyla, ayak ve ayakkabısının altı temizlenir.

Soru 82: Asfaltla döşenmiş olan caddelerde yürümek, toprak gibi ayak altını temizler mi?
Cevap: Asfaltla döşenmiş olan caddeler ayak altını ve ayakkabı gibi ayağı koruyan şeyleri pak etmez.

Soru 83: Güneş pak edici midir? Eğer pak ediciyse şartları nelerdir?
Cevap: Ayn-ı necis giderildikten sonra güneş vurmasıyla yer, bina gibi büyük gayri menkuller, binaya çakılı olan şeyler ve onda kullanılan tahta, kapı ve benzerleri temizlenir. Ancak; güneş vurduğunda onların ıslak olması güneş ışınları vasıtasıyla kuruması şarttır.

Soru 84: Yıkanırken renk veren necis olmuş elbise nasıl pak olur?
Cevap: Elbisenin rengi suyu muzaf etmezse, üzerine su dökmekle pak olur.

Soru 85: Guslederken şahsın kullandığı kova ve benzeri kaplara su sıçramaktadır. Acaba; bu su pak kalır mı ve bu suyla gusül tamamlanabilir mi?
Cevap: Söz konusu kovaya damlayan su, bedenin pak yerinden olursa, su paktır ve onunla guslü tamamlamanın bir sakıncası yoktur.

Soru 86: Necis çamur ile yapılan tandırın temizlenmesi mümkün müdür?
Cevap: Yıkanarak onun yüzeyi temizlenebilir. Tandırın, hamur yapışan yüzeyinin temizlenmesi yeterlidir.

Soru 87: Hayvandan çıkarılarak yeni bir özellik alacak şekilde üzerinde kimyasal işlem yapılan necis yağlar necisliğinde baki kalır mı, yoksa ona istihale hükmü mü uygulanır?
Cevap: Necis maddelerin temiz ve helal olmaları için onlara yeni bir özellik kazandıracak şekilde üzerlerinde kimyasal işlem yapılması yeterli değildir.

Soru 88: Köyümüzdeki hamamda oluşan buhar, hamamın düz tavanına ulaştıktan sonra su damlacıkları hâlinde yıkanan kimselerin üzerine damlıyor. Acaba; bu su damlacıkları pak mıdır ve bu su damlacıklarının düş-mesinden sonra alınan gusül sahih midir?
Cevap: Hamamın buharı ve oluşan su damlacıkları temizdir. Bu su damlacıklarının bedene değmesi guslün sıhhatine bir zarar vermez ve bedeni necis etmez.

Soru 89: Bilimsel araştırmalara göre, içme suyuna kirletici madensel kalıntıların, bakteri ve mikropların karıştırılması, onun ağırlığını yüzde on artırıyor. Arıtma tesisleri ise, bu maddeleri sudan arındırarak fiziksel (renk, tat ve koku), kimyasal (kirletici madensel kalıntılardan temizlenmesi) ve sıhhi olma (zararlı mikroplar ve bakterilerden arındırılması) yönünden onu bir çok nehir ve göl suyundan daha temiz ve sağlıklı bir su haline getiriyor. Bu durumda, eğer tasfiye edilen o su necis ise, yapılan bu işlemle pak olur mu ve ona istihale hükmü uygulanır mı? Yoksa bu arıtmadan sonra elde edilen su necis midir?
Cevap: Su necis olduğu taktirde suyu arıtma, buharlaştırıp tekrar su haline getirme şeklinde olmadıkça, yal-nızca kirletici maden kalıntılarını, mikropları, bakterileri ve benzeri şeyleri sudan arıtmakla istihale gerçekleş-mez.